Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

    İnsanlar Arasındaki Sınır Sorunu

    FallenAngel
    FallenAngel
    Admin
    Admin


    Mesaj Sayısı : 1738
    Kayıt Tarihi : 05/02/11
    Nereden : İstanbul
    Aktiflik :
    İnsanlar Arasındaki Sınır Sorunu Img_le10200 / 999200 / 999İnsanlar Arasındaki Sınır Sorunu Img_ri10


    Cüzdan
    Altın Altın: Sınırsız
    Para Para: Sınırsız

    İnsanlar Arasındaki Sınır Sorunu Empty İnsanlar Arasındaki Sınır Sorunu

    Mesaj tarafından FallenAngel Perş. Şub. 24, 2011 11:56 pm

    İnsanlar Arasındaki Sınır Sorunu
    Mitolojide Zeus’un kendi kafasının içinden doğurduğu zeka tanrıçası Athena zeka ve bunun getirmiş olduğu beceriye sahip olanların koruyucusu imiş. Athena üstün zekası ile oluşturduğu el sanatlarında o denli ileri gitmiş ki tanrıça Hera’nın gelinliğini tek başına yapmış. Dantel nakışörgü vb gibi kadın el sanatlarının piriymiş.

    Lydia’da yaşayan Arakne adındaki güzel kız da aynı Athena gibi çok güzel bir şekilde bu sanatlarla uğraşıyordu. O kadar ince ve şık bir şekilde oya ve gergef işlemekte imiş ki peri kızları bile hayranlıkla onun yaptıklarını seyrederlermiş. Bir gün peri kızları kendisine gelip “o kadar güzel yapıyorsun ki sana bu işi zeka tanrıçası Athena mı öğretti?” diye sormuşlar. Arakne de buna karşılık olarak “benimle kimse bu işte yarışamaz Athena’yı bile bu sanatta geçerim” diye yanıt vermiş. Doğal olarak Athena bu duruma kızmış ama bir yandan da “bakalım bu ölümlü benimle gerçekten başedebilecek mi” diye düşünerek yaşlı bir kadın görünümüne bürünerek Arakne’nin yanına gelmiş. Athena Arakne’ye “sen bu işte çok iyi olabilirsin ancak kendini büyük görme elbette ki senden iyileri mutlaka bulunmaktadır en azından senin bilmediğin motifleri bilenler bulunur hele hele bir tanrıça Athena mesela” demiş. Arakne gene mağrur bir şekilde “ben boş yere gurura kapılmıyorum ya da kendimi sebepsiz yere başkalarından üstün görmüyorum. Ancak gerçek ortada kendine güveniyorsa Athena gelsin yarışalım” diye karşılık vermiş. Bu meydan okuma karşısında Athena birden bire girdiği yaşlı kadın kılığından gerçek haline dönmüş. “İşte geldi hodri meydan” demiş. Ellerine aldıkları gergefleri büyük bir hız ve incelikle işlemeye başlamışlar. Athena doğal olarak tanrı ve tanrıçaların mekanı Olimpos’tan ve tanrı ve tanrıçaların yaptığı büyük işlerden sahneler işlerken; Arakne tanrı ve tanrıçaların aşk sahnelerinden görüntüler işlemekteymiş. Athena ki hakkında hiçbir şekilde aşk dedikodusu olmayan ve namus kavramının timsali ve koruyucusu olarak bilinmekte işleriyle meşguliyeti nedeniyle evlenmemiş bir tanrıçaymış. Bir gün kendisini nehirde yıkanırken gören yaşlı bir adamı bile kör etmişken bu tür sahnelerin resmedilmesine tahammül etmesi beklenemezdi. Sonunda her ikisi de gergef işlerini bitirmişler. Athena Arakne’nin yaptığı gergefi alıp yırtmış. Arakne bu davranışa karşılık olarak kendini öldürmek istemiş. Athena da “Madem sınırını bilmiyorsun ve ayrıca kendini bu işte bir numara görüyorsun sen bundan sonra ömrünü ağ üzerinde desen işleyerek geçireceksin” diyerek onu örümceğe çevirmiş. O günden beri de örümcekler bu durumun utancı ile hep kuytu köşelerde ve sessiz sedasız bir şekilde ağlarını örmüşler.

    İnsanlar zekalarını becerilerini zenginliklerini ve görünümlerini başkaları ile kıyaslamamalıdır. Aslında hepimiz bir maraton koşmaktayız. Tek rakibimiz kendimizdir. Kendimizi başkaları ile kıyaslamak bize gereksiz bir gurur ve mutsuzluktan başka bir şey getirmez. Bu şekilde kendimizle ya da geçmişimizle aşırı şekilde övünmek gelişmemizi de önler. Önemli olan “şimdi ve burada” ilkesidir. Bu durum kişiler için olduğu kadar uluslar için de geçerlidir. Geçmişimizle tabii ki övünebiliriz ancak gelecek için çalışmamak o günleri düşünüp üzülmekten başka bir işe yaramaz.

    Aynı şekilde çocuklarımızı da başkalarının çocukları ile kıyaslamak onların kendilerine olan güvenini sarsacaktır. Çocuklarımızı bizim yapamadıklarımızı yapmaları yönünde zorlayıp şartlandırmamalı onları karşılayamayacakları hedeflere doğru itelememeliyiz. Her çocuğun kendine ait kendi çapında bir becerisi vardır. Bunun aksi yönünde hareket etmeye zorlamak onları depresyona itecektir. Çocuklarımız yarış atı olmamalı sadece doğru dürüst gerçekçi kısaca adam olmalıdırlar.

    Bir de tabii ki sınır sorunu vardır. Her insan belli şeyleri bilebilir. Bilmediğimiz konularda ahkam kesmek bizi gülünç durumlara düşürmekten başka bir hedefe ulaştıramaz. Her insanın hassas olduğu konular vardır. İnsanların kendi güvenlik alanlarına müdahale edilmemelidir. Aşırı müdahaleci olmak iyi niyetli bile yapılsa zıt etki yapabilir.

    Son söz olarak karşılaşılan olumsuz sonuçlar kişileri hemen yıldırmamalı çözümsüzlük ve intihar düşüncelerini çağrıştırmamalıdır. Bu tarz bir davranış yapısı gösterenler düşünüş yapılarını daha farklı hale getirmek için yardım istemelidir. Her olumsuz olay insanlara bir şeyler öğretir yapılan yanlışlar nedeniyle öğrenilenler kolay kolay unutulmaz. Unutulmamalı ki en iyi öğrenme yolu deneme yanılma yoludur.

      Forum Saati Cuma Kas. 15, 2024 8:04 am