**Gidiyorsun işte! Bir kenti terkediyorsun. Belki de sonsuza kadar sonsuzluk neyse ne halta yararsa sonsuza kadar terkediyorsun belki de. Kaybolan farlara stop lambalarına şöyle seslenmek geliyor içimden:
KOTU YOLA DUSMUS GECELERDEN GELIYORUM
KUSURA BAKMA GOZLERIM BIRAZ KIRLI.
**Oysa birbirimize aynı mezara gömülmüş iki ceset nedenli yakın ve onlara nedenli mecbur olsak bile Ağlama! Ne yazık elele tutuşamaz ki yanyana yatan ölüler ve tutuşmaz ki alevi ayrılığın.
**Ben kanıma kırmızı rengi veren kişiyi kaybettim.
**Çelişkili kuvvete dönen yapışkan bir ölü var
korkulan otobanın ortasında viraj yaratan.
bir dedektif hissiyle yaklaşırken dünyaya ay
toprak tutarken elini cetvelle çizilmiş suyun
gözlerini düşürmüş bir genç kız gibi mağrur
ve diken diken; arabanın bagajında bir ölü var
direksiyondaki cesetle hayatı tartışan...
**Sağlaması yapılmış bir çarpım gibiyiz sevişmelerden sonra:
İkimizden biri sıfır olsa diğeri ise istediği büyüklükte bir sayı; farketmeyecek sonuç = sıfır.
**İnsan inandığı şeyler uğruna muhteşem hatalar da yapabilir. Kızmamalısın...
**IQ� lar eşit olmadıkça insanlar eşit değildir
**Bu gece sana uğramayı düşünmüyorum.
Saadet diyorsun çünkü.
Saadet: Bir kilide sokulan anahtar.
Ya açarsın ya da kapatırsın.
...........................................
**Bir sehirden baska bir sehire giderken hep seni dusundum
Bir yuzden bir diger yuze cevirirken bakislarimi
Arada senin kırık huzursuz gulumseyisin..
Cocukken anneme degil sana sarilmisim bilmeden
Senin goguslerinmis onlar nerden bilecegim
Yatağımdaki beyaz ayı.. Senmissin o da !
Karanlıktan korkmayısım yaramaziklarim o da !!!
**Dudakları polis ruju bir kadınla da seviştim
Yüzünde bir yama gibi duran bakışlarıyla beton bir kadın.
Tabelası sökülmüş kasabalardan gelen bir kadın.
Aşkta tedbirli serserilikte acımasız hayata kuvvetli bir şamarla inen yedi ceddi yetmişyedi bela kuşanmış
Başka erkeklere kurnaz bana bir gangster kadın.
**çelişkili kuvvete dönen yapışkan bir ölü var
korkulan otobanın ortasında viraj yaratan.
bir dedektif hissiyle yaklaşırken dünyaya ay
toprak tutarken elini cetvelle çizilmiş suyun
gözlerini düşürmüş bir genç kız gibi mağrur
ve diken diken; arabanın bagajında bir ölü var
direksiyondaki cesetle hayatı tartışan...
**Sen bir mıknatıssın şeffaf ve ben çekilirken sana içimdeki alelade metal parçalarıylakan şekerim düşüyor ağzım düşüyor ellerim.. en çok da ellerim düşüyor.
**Sevmek ifade edebilmek kadar ifadeyi unutmamaktır da...
**Dünyanın en uzun gecesi 21 aralık değil beni terkettiğin gecedir. Beni üzdüğünyorduğun yıprattığın gecedir.
Bir kabahat mi gerçekten kendi dışında birine hayranlık beslemek? ! Gerçekten kırıyorsun beni
Bir nedeni yok. Yalnızca öptüm.
**kolay değil elbette karşı koymak
yüzün küçülürken aynalarda yaşama karşı bir avuç gelen yüreğinle..
kolay değil elbette gece büyürken
ayın çevresinde katlanarak acı da çekeceksin korku da duyacaksın
ezilecek sesin
herşeye göğüs germesini ögrenip sevgilim
insanları seveceksin!
...................................
** "kusursuzluk zamanlamasıyla ifadesi alınmış yakılıp yıkılmış bir başkent gibi uyuyorsun. uyu uyku iyi. zaten uyansan bütün renklerin adı karışır bütün renklerin kimlik bilgileri karışır saten mi atlas mı kimse saklanmaz ki gibi duyuyorsun beni. duyduygu iyi. zaten öfkelensen bütün kuşlar da küt ölür küt gece ol...
**aşk insanı acıktırır
aşk insanı bir ölüme susatırsa aşk diye anılır
senin mahallende aşk masallara giremez
masala giren aşk çıkamaz o mahallelerde!
masalların aşkına benim aşkıma allah aşkına
senin yaşın aşka tutmuyor sevgilim lütfen gelme...
**Nehirlere karışan zehirli atıklar gibi ağır ağır akarak kanıma karışmakta yokluğun...
**Sen intihar ederken orda
Ben intihar ederken burda
Aynı acıyla...
Aynı yerlerde..
Yanyana...
Sezdirmeden öldüm farkettirmeden öleceğim..
Birini bırakıp başka birini severken
Hep seni özledim çünkü ben!
**Evet bilmiyordum. Bilmiyordum kelimelerden arınmış bir cümle kurar gibi sevişmeyi. Sevişirken sözlük kullanıyordum hala.
Ama seni seviyordum.!
Ve sevdiğimi sevgimi anlatma telaşıyla hata üstüne hata yapıyordum.!
**Bir oğlum ölmüş gecenin en kibar saatlerinde
ağlıyorsam bu bir geri sayımdır acımın şakaklarında
kimselere emanet edemem ki artık asil cinnetimi
Korkma! ağzına bırakacağım son nefesimi..!
**Ağzı tabanca.dudakları namlu sözleri gece mermisi!
**yaralıydım yaralarım yüzümün kızardığı aşklarda kaldı
elleri çingene bir kız sevdim on dokuzumda
kalbimde bir et beni gibi kanar hala gözleri
Allah�ın en içten hatasıydım
............
Senin suçun yok hayat!
Ben buraya zaten sana elveda demeye geldim!
**Boş bir sinema salonunda oynuyor
tek başına çektiğim siyah beyaz
sessiz son film
Ne kuşları seyreden kedi kadar heyecanlıyım artık
ne de o kuşlar kadar
***** ve kendine hakim
kamera stop! yalnızlığıma kapalı gişeyim.
**Şimdi eski bir pikapta unutulmuş eski bir plak oldum
çizik çiziğim!
**Şeytanın beline sardığı kuşakla bağlayıp gözlerimi
bu korkunç tuzlu yutkunmanın orta yerine bıraktılar beni
bıraktın beni.
.....................................
_Düşlerimin yıkıldığı gece oturup bütün resimleri yeniden yapıştırmayı denedim. Her resimde hep bir parça eksik çıktı.
_bir aşk kuyusu var içimde
kaç çocuk düştü de boğuldu
çıkamadı bir türlü..
_üstü kapalı kalple belgelendi ruh...
_Sopsoğuk bir kıştım ben evet somsoğuk bir kış!
Bir sonbahar casusu gibi girdin dudaklarımın arasındaki anlama!
Yaz oldum sana bütün soğukluğumla
Bütün damarlarımla sarıldım sana ve senden bana kalabilecek bütün tortuya.
_Beni sevmeye çalış! Benden sınıf geç! Benden kurtul mezun ol!
Mezun ol ama
Beni lütfen anlama!
_Benden özür dileme kılıcım! Seni başklarına saplayan benim...
_Beni bir halk öpüyorsa âşığım
Beni bir devrim kucaklıyorsa sadığım sevdalıya!
_Yayınımıza Türkçe sözlü hafif hüzünle devam ediyoruz. Benimle birlikte intihar et anne!
_'Ben bir silahım! Ama hiçbir ***** yaralamaz insanı bir başka insan olmadan!'
_PESİMİST_
-"Yüzünün yarısını bana vereceksin!"
Yüzümün bir yarısı intihar eden sevgilimin peşinden gitti. Öte yarısı film artisti olmak için evden kaçtı.
-"Ellerinden biri benim olsun!"
Ellerimden biri en büyük aşkımın saçları arasında kayboldu. Ötekisi hapse girdi.
-"Çocukluğunun en güzel günlerini bana armağan et!"
Çocukluğumun en güzel günlerinden bazılarını kurtlar yedi. Geri kalan kısmını ise çocuk esirgeme kurumuna bağışladım.
-"Umutlarının aynısından bana da ısmarla!"
Umutlarımın bir kısmından hüznüme şahane bir sos hazırladım. Arta kalan kısmını evlatlıktan reddettim.
-"Hiç kimsenin bilmediği yerlere gidelim!"
Hiç kimsenin bilmediği yerlerin bir bölümü düşler altında kaldı. Diğer bölümlerin inşası sürmekte.
-"Herşeyini bana anlat!"
Herşeyimin bir parçasından trajedi imal ettiler. Boşta kalanlarını da sucuk yaptılar.
-"Kalbinin temizliği için gündelikçi olabilirim!"
Kalbimin temizliğinin bir katıyla uzayın sonsuzluğu ilgileniyor. Öte katlarında zaten belalı yalnızlıklar yaşamakta.
-"Hiç ayrılmayalım!"
Ayrılıkların çoğunluğu ruhun iklim şartlarından: Sen karasalsın ben ılıman. Ayrılıkların azınlığı bitki örtüsünden: Sende kaktüsler var bende plastik vazo çiçekleri.
-"Saçmalıyorsun artık!"
Saçmalıklarımdan kimisini hayattan aldım. Kimisini alkol sanıp içtim.
-Sen iyisi mi üstüne basacağın bir mayın bul ve beni unut!
.....................................
-"çocukluğunun en güzel günlerini bana armağan et!"
çocukluğumun en güzel günlerinden bazılarını kurtlar yedi. Geri kalan kısmını ise çocuk esirgeme kurumuna bağışladım.
-"umutlarının aynısından bana da ısmarla!"
umutlarımın bir kısmından hüznüme şahane bir sos hazırladım. arta kalan kısmını evlatlıktan reddettim.
-"hiç kimsenin bilmediği yerlere gidelim!"
hiç kimsenin bilmediği yerlerin bir bölümü düşler altında kaldı. diğer bölümlerin inşası sürmekte.
-"herşeyini bana anlat!"
herşeyimin bir parçasından trajedi imal ettiler. boşta kalanlarını da sucuk yaptılar.
-"kalbinin temizliği için gündelikçi olabilirim!"
kalbimin temizliğinin bir katıyla uzayın sonsuzluğu ilgileniyor. öte katlarında zaten belalı yalnızlıklar yaşamakta.
-"hiç ayrılmayalım!"
ayrılıkların çoğunluğu ruhun iklim şartlarından: sen karasalsın ben ılıman. ayrılıkların azınlığı bitki örtüsünden: sende kaktüsler var bende plastik vazo çiçekleri.
"...her askta donme dolaptayim ve kesiliyor elektrik ben en tepedeyken..."
tahteravalliden ilk kim kalkarsa yirtar oburunun kici yere vurur!
"taştan ayrılmayı kafasına koymuş bir kum tanesi kadar bahtiyarım "
"cenazene çelenk yerine orman göndereceğim"
"toprak olsam üstüme basmayacaksın
hava olsam içine çekmeyeceksin
öyle düşmansın!"
''bilegini kestin
bilegimi kestim
ordan cıkan iki damarı bagladık birbirine
artık yeni dolasımın adı sevda dır..''
*periler ölürken özür diler..
"özne olmayı bırakıp zamir oldum edat oldum yüklem oldum; ama senin gibi a$k ile ihanet arasına bağlaç olmadım asla"
"bazı aşklar bitmesi için yaşanır
bazı doğum günleri kötü geçer
bazı romeolar julietleri iplemez"
*KAN KALIYOR
TURUNCUDAN GUNES CIKINCA !
*hepimizin bir asistanı var sonunda vurduğumuz
aşk ile çekememezlik arasında hep ihtiyaç duyduğumuz!
*Yasallığın kaybolduğu noktalarda insan vücudunu özlüyor etini özlüyor. Söyleyecek sözüm yok. Yeni bir sevdaya tutulana kadar yerçekimsiz ortamda şizofreni dersleri alacağım...
*��onlar biliyordu biz bir bütündük. kırılmış bir bardaktan etrafa saçılmış cam parçalarıydık. üstümüze basmaya çalışanın ayağını kanatmak ödevimizdi��
*Çünkü hayat
ölümün insana oynadığı en trajik en mükemmel en acımasız oyunuydu.
Senin için ölüyordum. Durum buydu!
................................
**Öl!
şimdi sen öl!
Ve ilk sen ol ölürken arkasına bakıp da
"Utanın! Utanın!" diye seslenen!
** anladım ki:
aşk naftalinlenmiyormuş meğer eğer kanıtlanmıyorsa suçun!
**buz tutmuş bir ruhum ben!
erirsem geri dönemem!
**Ne idüğü belirsiz kelimeler takip ediyor beni gidip saklandığım anlamlarda
Hoş bir yan yok!
Belki de ;
ölümü biraz teşvik etmeli!
**büyük yavanlığın zaman
kazandığı susuz gezegenlerin
arazisi! tarifsiz lanetlenişlerin
kuvvetli masumiyetiyle alay
eden merhale! talan...
**tutkuydun..tattın ve O'dun..çıplakdın..gormesemde gözlerimi alabılen dereceden bır çıplaklıkdı bu..gerçek olansın sanırsam Kanat'larımda sakladıgım..
**adını ağzıma alıyorum
hayallere peşkeş çekilmiş cinnetleri
alkolle paketleyip
alay kokan bir lakap gibi ...
** bu gece sen sandığım bacak aranın kokusunu içime çekmeyeceğim
öyle saldırgan ki ay bu gece incil yazarlarının hepsi sokak sokak biraz aşk arıyorlar
ay ışığının bıraktıgı her resim karesinde bıraz senin tadın var bu gece
seni orada bırakıp gidebilirim ama gözlerim izin vermez
bu gece hepimizin öldüğünü sölemeden edemiyor Tanrı...
**Hepimiz karanligi siginmis böcekler degil miyiz aslinda...
Antenlerimiz korkuyla aciyla aldatilmanin ironisiyle titremiyor mu sanki?
....................
**öğrendim ki veda
ve kıymettir
ergeç birbiriyle vuruşacak olan bilirim
renkler arasında adı onun da anılsın diye.
üstünkörü!
**artık kalbim yok ağladığımda sana
düşündüğümde seni artık kalbim yok
seni anlatırken birilerine atmıyor kalbim
atmıyor kalbim seni gördüğümde rüyalarımda
istediğin gibi yaptım; artık kalbim yok !
**de gülüm! De ki: ela bir günde geleceğim
istanbul darmadağın olacak saçlarım
darmadağın. Hepsi darmadağın!
üzülme gülüm! Toparlanacağız birlikte
ayağa da kalkacağız yürüyeceğiz de gülüm
hem de çelikten toprağını dele dele hayatın!
**evcil kinler evcil hırslar besle bedeninde
ve körpe dakikalarda zor cinayetlerinin
ağzını kanla sil ağzını mor yakamozla yıka!
**gözlerinde ve özlemlerinde bir yabacılaşma
(oyuncak dudaklarımız plastik anılarımız var bizim
öyle hatırlıyorum)
**bıyıklarımı kestim kravatımı taktım suyumu içtim
gittim (**)
gidiyorum (***)
**dibi senin aşkında gizlenen kırılgan bir aysberg bu tufan !
**Yürek kemiğiyle lades tutuşuyor iki çocuk!
misafir oyuncu bir terkediş biçimi
ile ellerim vücudunun ömiyeri!
**O çocuklarla sabahlarken terkedilmiş bir senaryonun
kötü adam karakterlerinde
herkes seçtiği rolün repliğiyle boğuşurken
kostümler bol gelirken dar gelirken bedenlere
kim "kamera!" dedi kim "stop!" dedi bilinmezken
binlerce bobin kutusu içinde ararken kendi karakutumuzu
hepimizin bir asistanı var sonunda vurduğumuz
aşk ile çekememezlik arasında hep ihtiyaç duyduğumuz!
**Bir ben gibi tâ haşre kadar âşık-ı sâdık
Sultânıma ben söylemem ammâ bulunur mu?
...............
**Aşkımı cin çarptı! Sevgilim!
Kalbime ruhsat ver ömrünü!
Ömrünü emanet et ömrüme!
**bu aşkın gelirinin yarısını sağır sultana bağışladım duymazlıktan gelip seni gitsin kulağını açtırsın diğer yarısını sana bıraktım kendine protez aşıklar alırsın.
**''anladık uzakta bir parıltı var ve
lirler de kırık
hüzün ve ölüm eşittir hırs oluyor orada
metrelerce geceye sarkıtılıyoruz
eski birer iki ölü gibi
şakaklarda mor damarlar
yetmiyor zaman dağınık düşleri
köreltilmiş gözleri sahiplenmeye
ve devam ediyor hayat
en lazım yerinden hızla incelmeye''
**''Yasallığın kaybolduğu noktalarda insan vücudunu özlüyor etini özlüyor. Söyleyecek sözüm yok. Yeni bir sevdaya tutulana kadar yerçekimsiz ortamda şizofreni dersleri alacağım.''
**''bir miktar alkol ve ürperti alıyorsun
kelimelerin karardığı peşin hükümlerde.
şahsi sevişiyorsun şiddetin bütün bitki örtüsüyle.
gözlerin ucuz tutkun ucuz direncin ucuz
tehlikeli bir yalan gibi duruyorsun
ruh yoksulluğunun harikulade iskeleti üzerinde.''
**Bu sene hiç arı yok yüzümde.Elbette parayla tutulmuş bir sonbahar gibi gelir özür diler elimi öper ellerimi sır eder bana da sarılıp uyurlar diye gece vakti bu perili şuuru insafa yolluyorum.Kovan'ın kapısı hep açık balın tadı hep damaklarda ancak bu sene hiç arı yok yüzümde.Kendimi sokmak için tarifsiz fırsat kolluyorum.
**�sevgilim!
sana eşim diyemem!
eşim demek benzerim demektir.
ben bana benzeyen birini sevemem!�
**Sana söz hayat!! Bundan sonra kimseyi göz çukurlarıma ekip büyümesi için gözyaşı dökmeyeceğim...
**Yatağa döküldü
yatağıma döküldün
yatağına döküldüm
ve ben bu sonsuz savruluşta o gece
bütün eski sevgililerimden ince ince söküldüm!
senin oldum!
**ve anladım ki bir kez daha hatamı
ve anladım ki bir kez daha talihsizliğimi:
bulanık boktan bir sudur aşk
insanın kendisini görmek için eğildiği!
..............................
**Bir kadınla bir kadının göz temasında
İki ayrı deniz yola koyulur
Aynı sahile vurmak için şiirlerini...
Bir kadınla bir kadının. elele tutuşmasıyla başlar aslında herşey...
Bir kadınla bir kadının öpütüğü mevsim kar tutmaz
İğde ağacı kokusu gibi içte çoğalır hüzün ayrılık vakitleri...
Bir kadınla bir kadının birbi...rine sarıldığı yerde
Başka doğa harikası aranmaz...
Bir kadınla bir kadının dans ettiği yere İyilik melekleri üşüşür
Duman mavisi arkılar mırıldanarak...
Bir kadınla bir kadının. ön dileri birbirine çarptığında
Döl değil sevgi salgılar vajinaları...
Bir kadınla bir kadının öptüğünde diğerinin
Cenneti görebilir dikkatli baktığında göğüslerinin birleştiği yerde...
Bir kadın ölebilir diğerinin göbek çukurunda aşırı orgazmdan...
** ben senin televizyonunum... uzaktan kumandan olmayınca tuşuma basıp ta çalıştırmayı unuttuğun.. ben seni yerel sevdim .. sen beni genel.. ben sana naklen yayındım.. sen benim yaralarıma bant sardın... şimdi kaçıncı kanalı açarsan aç.. reytingi tavana vurmuş karıncalı bir yalnızlığım..
**Vazgeçmeler vazgeçmekten vazgeçti. Söyle saçlarında öldüğüm.. Bir geri gidiş kaç günde gelirdi?
**sanmaki adını ağzıma alıyorum diye seni seviyorum.. dudak tiryakiliği benimkisi seni içime çekmiyorum.
**bir insan başka bir insanı sıkamazinsan canı isteyince sıkılır.
** avazın çıktığı kadar yalnızsın aslında.avazın
çıktığı kadar alkole batıresrara batırkokaineeroine batır
gövdeni;yine de kurtulamazsın temennimdenen benim kucağımda
vereceksin son nefesini ve ben alıp o son nefesi bir kavanoza
koyacağım;nesiller boyu sergileyeceğim o aşksızlıkihanetvicdansızlık
kokan nefesini.�
**leyla sen bir zulm değilsin vak�ada
delil değilsin suç değilsin
belki biraz muammasın zor durumlarda!... Devamını Gör
kadersin elbet
hicransın şüphesiz
herkes biraz mecnunken şahsi maceranda
beni de aşık et kadrine
bana da bir yer ver kanlı dudaklarında!
**"Yani bir ayrılık sonrası suçlamaları / iade edilen buz tutmuş armağanlar / iade edilen / öpüşmeler sevişmeler / çok özlediğin birinin ölümünü duymak gibi aniden / çekip giden bir sevgili / çekip giden bir düş / çekip giden bir sıfır / sana uzatılan / ilk sahte çiçeğin peşinden koşarak giden sen / ihanet bir kent adı mıdır sandın sevgilim"
**Canın sıkılıyorsa bana beni anlat. Ben dinliyorum. Ben sende tatildeyim. Ben sende bir şezlong problemiyim hususi vasıtayım kısa menzilli sevdayım klorofilim pikrik asidimoyum işte; ne diyorsan oyum oyuğum.
** Hayat kurtlanmış arınmalarla onarılırbileklerdeki kesikler icin dikis ipligi yerine sevdiginizin bin sac teli lazımdır..
**zaten aşk bir ihtimal intiharda ihtimal 2
**durunuz!
kaç yerimden vurdunuz!
kaç yerimde artık sorumsuz kuş yaraları var!
sorarım
kaç yerimde yerimden ettiniz beni!
kaç yerim şimdi lapa lapa kanar!
**Günah yeryüzünün nöbet noktalarındaki ani elektrik değişiminin kısa tanımıdır.
**Şeytan tanrının mastar halidir.
**Her sevgili biter: Bıraktığı bir hatıradan çok lekedir kimilerine. Kir de değil. Sebebi belirsiz bir leke.Her seven de biter: Biriktir(t)diği bir sitemden çok kasvettir gidenlere.�
...............................
Düşlerimin yıkıldığı gece oturup bütün resimleri yeniden yapıştırmayı denedim.
Her resimde hep bir parça eksik çıktı.
KOTU YOLA DUSMUS GECELERDEN GELIYORUM
KUSURA BAKMA GOZLERIM BIRAZ KIRLI.
**Oysa birbirimize aynı mezara gömülmüş iki ceset nedenli yakın ve onlara nedenli mecbur olsak bile Ağlama! Ne yazık elele tutuşamaz ki yanyana yatan ölüler ve tutuşmaz ki alevi ayrılığın.
**Ben kanıma kırmızı rengi veren kişiyi kaybettim.
**Çelişkili kuvvete dönen yapışkan bir ölü var
korkulan otobanın ortasında viraj yaratan.
bir dedektif hissiyle yaklaşırken dünyaya ay
toprak tutarken elini cetvelle çizilmiş suyun
gözlerini düşürmüş bir genç kız gibi mağrur
ve diken diken; arabanın bagajında bir ölü var
direksiyondaki cesetle hayatı tartışan...
**Sağlaması yapılmış bir çarpım gibiyiz sevişmelerden sonra:
İkimizden biri sıfır olsa diğeri ise istediği büyüklükte bir sayı; farketmeyecek sonuç = sıfır.
**İnsan inandığı şeyler uğruna muhteşem hatalar da yapabilir. Kızmamalısın...
**IQ� lar eşit olmadıkça insanlar eşit değildir
**Bu gece sana uğramayı düşünmüyorum.
Saadet diyorsun çünkü.
Saadet: Bir kilide sokulan anahtar.
Ya açarsın ya da kapatırsın.
...........................................
**Bir sehirden baska bir sehire giderken hep seni dusundum
Bir yuzden bir diger yuze cevirirken bakislarimi
Arada senin kırık huzursuz gulumseyisin..
Cocukken anneme degil sana sarilmisim bilmeden
Senin goguslerinmis onlar nerden bilecegim
Yatağımdaki beyaz ayı.. Senmissin o da !
Karanlıktan korkmayısım yaramaziklarim o da !!!
**Dudakları polis ruju bir kadınla da seviştim
Yüzünde bir yama gibi duran bakışlarıyla beton bir kadın.
Tabelası sökülmüş kasabalardan gelen bir kadın.
Aşkta tedbirli serserilikte acımasız hayata kuvvetli bir şamarla inen yedi ceddi yetmişyedi bela kuşanmış
Başka erkeklere kurnaz bana bir gangster kadın.
**çelişkili kuvvete dönen yapışkan bir ölü var
korkulan otobanın ortasında viraj yaratan.
bir dedektif hissiyle yaklaşırken dünyaya ay
toprak tutarken elini cetvelle çizilmiş suyun
gözlerini düşürmüş bir genç kız gibi mağrur
ve diken diken; arabanın bagajında bir ölü var
direksiyondaki cesetle hayatı tartışan...
**Sen bir mıknatıssın şeffaf ve ben çekilirken sana içimdeki alelade metal parçalarıylakan şekerim düşüyor ağzım düşüyor ellerim.. en çok da ellerim düşüyor.
**Sevmek ifade edebilmek kadar ifadeyi unutmamaktır da...
**Dünyanın en uzun gecesi 21 aralık değil beni terkettiğin gecedir. Beni üzdüğünyorduğun yıprattığın gecedir.
Bir kabahat mi gerçekten kendi dışında birine hayranlık beslemek? ! Gerçekten kırıyorsun beni
Bir nedeni yok. Yalnızca öptüm.
**kolay değil elbette karşı koymak
yüzün küçülürken aynalarda yaşama karşı bir avuç gelen yüreğinle..
kolay değil elbette gece büyürken
ayın çevresinde katlanarak acı da çekeceksin korku da duyacaksın
ezilecek sesin
herşeye göğüs germesini ögrenip sevgilim
insanları seveceksin!
...................................
** "kusursuzluk zamanlamasıyla ifadesi alınmış yakılıp yıkılmış bir başkent gibi uyuyorsun. uyu uyku iyi. zaten uyansan bütün renklerin adı karışır bütün renklerin kimlik bilgileri karışır saten mi atlas mı kimse saklanmaz ki gibi duyuyorsun beni. duyduygu iyi. zaten öfkelensen bütün kuşlar da küt ölür küt gece ol...
**aşk insanı acıktırır
aşk insanı bir ölüme susatırsa aşk diye anılır
senin mahallende aşk masallara giremez
masala giren aşk çıkamaz o mahallelerde!
masalların aşkına benim aşkıma allah aşkına
senin yaşın aşka tutmuyor sevgilim lütfen gelme...
**Nehirlere karışan zehirli atıklar gibi ağır ağır akarak kanıma karışmakta yokluğun...
**Sen intihar ederken orda
Ben intihar ederken burda
Aynı acıyla...
Aynı yerlerde..
Yanyana...
Sezdirmeden öldüm farkettirmeden öleceğim..
Birini bırakıp başka birini severken
Hep seni özledim çünkü ben!
**Evet bilmiyordum. Bilmiyordum kelimelerden arınmış bir cümle kurar gibi sevişmeyi. Sevişirken sözlük kullanıyordum hala.
Ama seni seviyordum.!
Ve sevdiğimi sevgimi anlatma telaşıyla hata üstüne hata yapıyordum.!
**Bir oğlum ölmüş gecenin en kibar saatlerinde
ağlıyorsam bu bir geri sayımdır acımın şakaklarında
kimselere emanet edemem ki artık asil cinnetimi
Korkma! ağzına bırakacağım son nefesimi..!
**Ağzı tabanca.dudakları namlu sözleri gece mermisi!
**yaralıydım yaralarım yüzümün kızardığı aşklarda kaldı
elleri çingene bir kız sevdim on dokuzumda
kalbimde bir et beni gibi kanar hala gözleri
Allah�ın en içten hatasıydım
............
Senin suçun yok hayat!
Ben buraya zaten sana elveda demeye geldim!
**Boş bir sinema salonunda oynuyor
tek başına çektiğim siyah beyaz
sessiz son film
Ne kuşları seyreden kedi kadar heyecanlıyım artık
ne de o kuşlar kadar
***** ve kendine hakim
kamera stop! yalnızlığıma kapalı gişeyim.
**Şimdi eski bir pikapta unutulmuş eski bir plak oldum
çizik çiziğim!
**Şeytanın beline sardığı kuşakla bağlayıp gözlerimi
bu korkunç tuzlu yutkunmanın orta yerine bıraktılar beni
bıraktın beni.
.....................................
_Düşlerimin yıkıldığı gece oturup bütün resimleri yeniden yapıştırmayı denedim. Her resimde hep bir parça eksik çıktı.
_bir aşk kuyusu var içimde
kaç çocuk düştü de boğuldu
çıkamadı bir türlü..
_üstü kapalı kalple belgelendi ruh...
_Sopsoğuk bir kıştım ben evet somsoğuk bir kış!
Bir sonbahar casusu gibi girdin dudaklarımın arasındaki anlama!
Yaz oldum sana bütün soğukluğumla
Bütün damarlarımla sarıldım sana ve senden bana kalabilecek bütün tortuya.
_Beni sevmeye çalış! Benden sınıf geç! Benden kurtul mezun ol!
Mezun ol ama
Beni lütfen anlama!
_Benden özür dileme kılıcım! Seni başklarına saplayan benim...
_Beni bir halk öpüyorsa âşığım
Beni bir devrim kucaklıyorsa sadığım sevdalıya!
_Yayınımıza Türkçe sözlü hafif hüzünle devam ediyoruz. Benimle birlikte intihar et anne!
_'Ben bir silahım! Ama hiçbir ***** yaralamaz insanı bir başka insan olmadan!'
_PESİMİST_
-"Yüzünün yarısını bana vereceksin!"
Yüzümün bir yarısı intihar eden sevgilimin peşinden gitti. Öte yarısı film artisti olmak için evden kaçtı.
-"Ellerinden biri benim olsun!"
Ellerimden biri en büyük aşkımın saçları arasında kayboldu. Ötekisi hapse girdi.
-"Çocukluğunun en güzel günlerini bana armağan et!"
Çocukluğumun en güzel günlerinden bazılarını kurtlar yedi. Geri kalan kısmını ise çocuk esirgeme kurumuna bağışladım.
-"Umutlarının aynısından bana da ısmarla!"
Umutlarımın bir kısmından hüznüme şahane bir sos hazırladım. Arta kalan kısmını evlatlıktan reddettim.
-"Hiç kimsenin bilmediği yerlere gidelim!"
Hiç kimsenin bilmediği yerlerin bir bölümü düşler altında kaldı. Diğer bölümlerin inşası sürmekte.
-"Herşeyini bana anlat!"
Herşeyimin bir parçasından trajedi imal ettiler. Boşta kalanlarını da sucuk yaptılar.
-"Kalbinin temizliği için gündelikçi olabilirim!"
Kalbimin temizliğinin bir katıyla uzayın sonsuzluğu ilgileniyor. Öte katlarında zaten belalı yalnızlıklar yaşamakta.
-"Hiç ayrılmayalım!"
Ayrılıkların çoğunluğu ruhun iklim şartlarından: Sen karasalsın ben ılıman. Ayrılıkların azınlığı bitki örtüsünden: Sende kaktüsler var bende plastik vazo çiçekleri.
-"Saçmalıyorsun artık!"
Saçmalıklarımdan kimisini hayattan aldım. Kimisini alkol sanıp içtim.
-Sen iyisi mi üstüne basacağın bir mayın bul ve beni unut!
.....................................
-"çocukluğunun en güzel günlerini bana armağan et!"
çocukluğumun en güzel günlerinden bazılarını kurtlar yedi. Geri kalan kısmını ise çocuk esirgeme kurumuna bağışladım.
-"umutlarının aynısından bana da ısmarla!"
umutlarımın bir kısmından hüznüme şahane bir sos hazırladım. arta kalan kısmını evlatlıktan reddettim.
-"hiç kimsenin bilmediği yerlere gidelim!"
hiç kimsenin bilmediği yerlerin bir bölümü düşler altında kaldı. diğer bölümlerin inşası sürmekte.
-"herşeyini bana anlat!"
herşeyimin bir parçasından trajedi imal ettiler. boşta kalanlarını da sucuk yaptılar.
-"kalbinin temizliği için gündelikçi olabilirim!"
kalbimin temizliğinin bir katıyla uzayın sonsuzluğu ilgileniyor. öte katlarında zaten belalı yalnızlıklar yaşamakta.
-"hiç ayrılmayalım!"
ayrılıkların çoğunluğu ruhun iklim şartlarından: sen karasalsın ben ılıman. ayrılıkların azınlığı bitki örtüsünden: sende kaktüsler var bende plastik vazo çiçekleri.
"...her askta donme dolaptayim ve kesiliyor elektrik ben en tepedeyken..."
tahteravalliden ilk kim kalkarsa yirtar oburunun kici yere vurur!
"taştan ayrılmayı kafasına koymuş bir kum tanesi kadar bahtiyarım "
"cenazene çelenk yerine orman göndereceğim"
"toprak olsam üstüme basmayacaksın
hava olsam içine çekmeyeceksin
öyle düşmansın!"
''bilegini kestin
bilegimi kestim
ordan cıkan iki damarı bagladık birbirine
artık yeni dolasımın adı sevda dır..''
*periler ölürken özür diler..
"özne olmayı bırakıp zamir oldum edat oldum yüklem oldum; ama senin gibi a$k ile ihanet arasına bağlaç olmadım asla"
"bazı aşklar bitmesi için yaşanır
bazı doğum günleri kötü geçer
bazı romeolar julietleri iplemez"
*KAN KALIYOR
TURUNCUDAN GUNES CIKINCA !
*hepimizin bir asistanı var sonunda vurduğumuz
aşk ile çekememezlik arasında hep ihtiyaç duyduğumuz!
*Yasallığın kaybolduğu noktalarda insan vücudunu özlüyor etini özlüyor. Söyleyecek sözüm yok. Yeni bir sevdaya tutulana kadar yerçekimsiz ortamda şizofreni dersleri alacağım...
*��onlar biliyordu biz bir bütündük. kırılmış bir bardaktan etrafa saçılmış cam parçalarıydık. üstümüze basmaya çalışanın ayağını kanatmak ödevimizdi��
*Çünkü hayat
ölümün insana oynadığı en trajik en mükemmel en acımasız oyunuydu.
Senin için ölüyordum. Durum buydu!
................................
**Öl!
şimdi sen öl!
Ve ilk sen ol ölürken arkasına bakıp da
"Utanın! Utanın!" diye seslenen!
** anladım ki:
aşk naftalinlenmiyormuş meğer eğer kanıtlanmıyorsa suçun!
**buz tutmuş bir ruhum ben!
erirsem geri dönemem!
**Ne idüğü belirsiz kelimeler takip ediyor beni gidip saklandığım anlamlarda
Hoş bir yan yok!
Belki de ;
ölümü biraz teşvik etmeli!
**büyük yavanlığın zaman
kazandığı susuz gezegenlerin
arazisi! tarifsiz lanetlenişlerin
kuvvetli masumiyetiyle alay
eden merhale! talan...
**tutkuydun..tattın ve O'dun..çıplakdın..gormesemde gözlerimi alabılen dereceden bır çıplaklıkdı bu..gerçek olansın sanırsam Kanat'larımda sakladıgım..
**adını ağzıma alıyorum
hayallere peşkeş çekilmiş cinnetleri
alkolle paketleyip
alay kokan bir lakap gibi ...
** bu gece sen sandığım bacak aranın kokusunu içime çekmeyeceğim
öyle saldırgan ki ay bu gece incil yazarlarının hepsi sokak sokak biraz aşk arıyorlar
ay ışığının bıraktıgı her resim karesinde bıraz senin tadın var bu gece
seni orada bırakıp gidebilirim ama gözlerim izin vermez
bu gece hepimizin öldüğünü sölemeden edemiyor Tanrı...
**Hepimiz karanligi siginmis böcekler degil miyiz aslinda...
Antenlerimiz korkuyla aciyla aldatilmanin ironisiyle titremiyor mu sanki?
....................
**öğrendim ki veda
ve kıymettir
ergeç birbiriyle vuruşacak olan bilirim
renkler arasında adı onun da anılsın diye.
üstünkörü!
**artık kalbim yok ağladığımda sana
düşündüğümde seni artık kalbim yok
seni anlatırken birilerine atmıyor kalbim
atmıyor kalbim seni gördüğümde rüyalarımda
istediğin gibi yaptım; artık kalbim yok !
**de gülüm! De ki: ela bir günde geleceğim
istanbul darmadağın olacak saçlarım
darmadağın. Hepsi darmadağın!
üzülme gülüm! Toparlanacağız birlikte
ayağa da kalkacağız yürüyeceğiz de gülüm
hem de çelikten toprağını dele dele hayatın!
**evcil kinler evcil hırslar besle bedeninde
ve körpe dakikalarda zor cinayetlerinin
ağzını kanla sil ağzını mor yakamozla yıka!
**gözlerinde ve özlemlerinde bir yabacılaşma
(oyuncak dudaklarımız plastik anılarımız var bizim
öyle hatırlıyorum)
**bıyıklarımı kestim kravatımı taktım suyumu içtim
gittim (**)
gidiyorum (***)
**dibi senin aşkında gizlenen kırılgan bir aysberg bu tufan !
**Yürek kemiğiyle lades tutuşuyor iki çocuk!
misafir oyuncu bir terkediş biçimi
ile ellerim vücudunun ömiyeri!
**O çocuklarla sabahlarken terkedilmiş bir senaryonun
kötü adam karakterlerinde
herkes seçtiği rolün repliğiyle boğuşurken
kostümler bol gelirken dar gelirken bedenlere
kim "kamera!" dedi kim "stop!" dedi bilinmezken
binlerce bobin kutusu içinde ararken kendi karakutumuzu
hepimizin bir asistanı var sonunda vurduğumuz
aşk ile çekememezlik arasında hep ihtiyaç duyduğumuz!
**Bir ben gibi tâ haşre kadar âşık-ı sâdık
Sultânıma ben söylemem ammâ bulunur mu?
...............
**Aşkımı cin çarptı! Sevgilim!
Kalbime ruhsat ver ömrünü!
Ömrünü emanet et ömrüme!
**bu aşkın gelirinin yarısını sağır sultana bağışladım duymazlıktan gelip seni gitsin kulağını açtırsın diğer yarısını sana bıraktım kendine protez aşıklar alırsın.
**''anladık uzakta bir parıltı var ve
lirler de kırık
hüzün ve ölüm eşittir hırs oluyor orada
metrelerce geceye sarkıtılıyoruz
eski birer iki ölü gibi
şakaklarda mor damarlar
yetmiyor zaman dağınık düşleri
köreltilmiş gözleri sahiplenmeye
ve devam ediyor hayat
en lazım yerinden hızla incelmeye''
**''Yasallığın kaybolduğu noktalarda insan vücudunu özlüyor etini özlüyor. Söyleyecek sözüm yok. Yeni bir sevdaya tutulana kadar yerçekimsiz ortamda şizofreni dersleri alacağım.''
**''bir miktar alkol ve ürperti alıyorsun
kelimelerin karardığı peşin hükümlerde.
şahsi sevişiyorsun şiddetin bütün bitki örtüsüyle.
gözlerin ucuz tutkun ucuz direncin ucuz
tehlikeli bir yalan gibi duruyorsun
ruh yoksulluğunun harikulade iskeleti üzerinde.''
**Bu sene hiç arı yok yüzümde.Elbette parayla tutulmuş bir sonbahar gibi gelir özür diler elimi öper ellerimi sır eder bana da sarılıp uyurlar diye gece vakti bu perili şuuru insafa yolluyorum.Kovan'ın kapısı hep açık balın tadı hep damaklarda ancak bu sene hiç arı yok yüzümde.Kendimi sokmak için tarifsiz fırsat kolluyorum.
**�sevgilim!
sana eşim diyemem!
eşim demek benzerim demektir.
ben bana benzeyen birini sevemem!�
**Sana söz hayat!! Bundan sonra kimseyi göz çukurlarıma ekip büyümesi için gözyaşı dökmeyeceğim...
**Yatağa döküldü
yatağıma döküldün
yatağına döküldüm
ve ben bu sonsuz savruluşta o gece
bütün eski sevgililerimden ince ince söküldüm!
senin oldum!
**ve anladım ki bir kez daha hatamı
ve anladım ki bir kez daha talihsizliğimi:
bulanık boktan bir sudur aşk
insanın kendisini görmek için eğildiği!
..............................
**Bir kadınla bir kadının göz temasında
İki ayrı deniz yola koyulur
Aynı sahile vurmak için şiirlerini...
Bir kadınla bir kadının. elele tutuşmasıyla başlar aslında herşey...
Bir kadınla bir kadının öpütüğü mevsim kar tutmaz
İğde ağacı kokusu gibi içte çoğalır hüzün ayrılık vakitleri...
Bir kadınla bir kadının birbi...rine sarıldığı yerde
Başka doğa harikası aranmaz...
Bir kadınla bir kadının dans ettiği yere İyilik melekleri üşüşür
Duman mavisi arkılar mırıldanarak...
Bir kadınla bir kadının. ön dileri birbirine çarptığında
Döl değil sevgi salgılar vajinaları...
Bir kadınla bir kadının öptüğünde diğerinin
Cenneti görebilir dikkatli baktığında göğüslerinin birleştiği yerde...
Bir kadın ölebilir diğerinin göbek çukurunda aşırı orgazmdan...
** ben senin televizyonunum... uzaktan kumandan olmayınca tuşuma basıp ta çalıştırmayı unuttuğun.. ben seni yerel sevdim .. sen beni genel.. ben sana naklen yayındım.. sen benim yaralarıma bant sardın... şimdi kaçıncı kanalı açarsan aç.. reytingi tavana vurmuş karıncalı bir yalnızlığım..
**Vazgeçmeler vazgeçmekten vazgeçti. Söyle saçlarında öldüğüm.. Bir geri gidiş kaç günde gelirdi?
**sanmaki adını ağzıma alıyorum diye seni seviyorum.. dudak tiryakiliği benimkisi seni içime çekmiyorum.
**bir insan başka bir insanı sıkamazinsan canı isteyince sıkılır.
** avazın çıktığı kadar yalnızsın aslında.avazın
çıktığı kadar alkole batıresrara batırkokaineeroine batır
gövdeni;yine de kurtulamazsın temennimdenen benim kucağımda
vereceksin son nefesini ve ben alıp o son nefesi bir kavanoza
koyacağım;nesiller boyu sergileyeceğim o aşksızlıkihanetvicdansızlık
kokan nefesini.�
**leyla sen bir zulm değilsin vak�ada
delil değilsin suç değilsin
belki biraz muammasın zor durumlarda!... Devamını Gör
kadersin elbet
hicransın şüphesiz
herkes biraz mecnunken şahsi maceranda
beni de aşık et kadrine
bana da bir yer ver kanlı dudaklarında!
**"Yani bir ayrılık sonrası suçlamaları / iade edilen buz tutmuş armağanlar / iade edilen / öpüşmeler sevişmeler / çok özlediğin birinin ölümünü duymak gibi aniden / çekip giden bir sevgili / çekip giden bir düş / çekip giden bir sıfır / sana uzatılan / ilk sahte çiçeğin peşinden koşarak giden sen / ihanet bir kent adı mıdır sandın sevgilim"
**Canın sıkılıyorsa bana beni anlat. Ben dinliyorum. Ben sende tatildeyim. Ben sende bir şezlong problemiyim hususi vasıtayım kısa menzilli sevdayım klorofilim pikrik asidimoyum işte; ne diyorsan oyum oyuğum.
** Hayat kurtlanmış arınmalarla onarılırbileklerdeki kesikler icin dikis ipligi yerine sevdiginizin bin sac teli lazımdır..
**zaten aşk bir ihtimal intiharda ihtimal 2
**durunuz!
kaç yerimden vurdunuz!
kaç yerimde artık sorumsuz kuş yaraları var!
sorarım
kaç yerimde yerimden ettiniz beni!
kaç yerim şimdi lapa lapa kanar!
**Günah yeryüzünün nöbet noktalarındaki ani elektrik değişiminin kısa tanımıdır.
**Şeytan tanrının mastar halidir.
**Her sevgili biter: Bıraktığı bir hatıradan çok lekedir kimilerine. Kir de değil. Sebebi belirsiz bir leke.Her seven de biter: Biriktir(t)diği bir sitemden çok kasvettir gidenlere.�
...............................
Düşlerimin yıkıldığı gece oturup bütün resimleri yeniden yapıştırmayı denedim.
Her resimde hep bir parça eksik çıktı.